dergi okumak üzerine

Dönüp dolaşıp kendimi burada buluyorum, artık yazmayacağım dedikten bir kaç dakika sonra

göğsüme bir öküz oturuyor ve blogunu nasıl terkedersin diyerek acıtasyon yapıyor..

Bilirsiniz, -çünkü daha önce yazmıştım-  dergi okumayı çok severim. 

Küçüklüğümde annemin bir arkadaşı bize çocuk dergileri getirirdi, onları okumayı öyle severdim ki..

İçinde bilmeceler, bulmacalar, masallar...

Sonra ergenlikte gençlere yönelik dergiler aldım, şimdi bakıyorum da yok o tarz dergiler artık. Ben öğrenmek istediklerimi oralardan öğreniyordum. Erkek arkadaş, aile, okul... neyle ilgili sorunun varsa ışık tutarlardı sana..

Sonra bir de ben küçükken annem kendine dergiler alırdı. Bir kısmı nasıl olmuşsa kalmış, sakladım onları ben de...ara ara açıp bakarım. O zaman okuduklarımdan çok bir şey anlamadığım için resimlerine bakar dururdum. Onlardan ilk hatırladığım Elle. özellikle de kıyafetlere bakardım. çok güzel moda çekimleri yapardı Elle. Büyüyünce ben de giyeceğim bunlardan derdim.
Bu kıyafeti sevmedim, aa bu kızın saçı da ne güzelmiş falan filan işte.. moda sevgimin çocukluktan olduğunu şu an anlıyorum :)

Bugün, yani 2016 yılında bile bir dergi alacaksam aklıma ilk Elle geliyor. İçinde yazanlardan feyz alıyorum. Yolculukta en çok sevdiğim şey dergi okumak olduğu için ne zaman bir yolculuğa çıkacaksam Elle oluyor elimde. Dergileri sıralı okurum aslında ama bilin bakalım ilk nereden başlıyorum? tabiki "ünlüler ve stilleri" bölümünden..sonra moda geliyor tabi ki ve sonra da podyum bölümü. Güzelliğe de uzun uzun bakıyorum tabiki, moda sever bir bayan aynı zamanda güzellik de sever:)  Bir de dergilerin kapaklarını çok seviyorum. Beni kendine çekmeyen dergi kapağı kendini aldıramaz. Bu konuda Elle dergisini çok başarılı buluyorum.

Dergilerin artık dijital ortamlar vasıtasıyla cebimize, çantamıza girdiğinin farkındayız değil mi? Bu anlamda www.elle.com.tr en çok ziyaret ettiğim ve güvendiğim sitedir. Geniş içeriğiyle ziyaret etmeyi keyifli kılıyor, benim gibi modaseverler için de zengin bir içeriğe sahip ;)

Elle'nin ekim sayısında da beni çeken bir konu eminim vardır. Hem sonbaharda en iyi şey kahve,dergi ve battaniye üçlüsü değil mi;)